
- Ayrıntılar
- Kategori: Yardım
Zaman, kimilerinin peşinden sürüklendiği, kimilerinin ise yön verdiği bir nehir gibidir. Ben, o nehrin akışına kapılanlardan değil; onun rotasını çizenlerden olmayı seçtim.
Adım Nuri Gür. Dijital dünyada @gurcizade adıyla varım. Benim yolculuğum, yalnızca bir hayat hikâyesi değil; bir mücadele, bir arayış ve bir inşa sürecidir. Kendi köklerine bağlı ama gözünü ufka diken bir insan olarak, kalemimle, düşüncemle ve yaptıklarımla var olmayı seçtim.
Her fikir bir tohumdur; toprağa düşmezse filizlenmez. İşte ben, bu tohumları ekenlerdenim. Fikirlerim, geçmişin mirasını omuzlayarak geleceği inşa etmeye adanmıştır. Tarihin pasif bir izleyicisi olmak yerine, onu yazanlardan, ona yön verenlerden olmayı ilke edindim. Şikâyet eden değil, hikâye inşa eden olmak benim düsturumdur.
Bağlı olduğum değerler, yalnızca kuru sloganlardan ibaret değil. Adalet, bağımsızlık ve özgünlük benim için birer ilke, birer duruş ve birer varoluş sebebidir. Türkiye’nin geleceğini, bilgiyi üreten, ahlâkı koruyan ve iradesini kimseye teslim etmeyen bir milletin ellerinde görüyorum. Bunu savunuyor, bunu anlatıyor ve bunun için mücadele ediyorum.
Sözlerim yalnızca kelimelerden ibaret değil; her biri bir eyleme, bir gayeye ve bir geleceğe işaret ediyor. Ya tarih yazanlardan olacağız ya da başkalarının yazdığı tarihin gölgesinde kaybolacağız. Ben, kalemi eline alanlardanım.
İşte buradayım. Buradayız. Birlikte inşa etmeye, birlikte yükselmeye ve birlikte var olmaya hazırız. Çünkü biz, tarihin nesnesi değil, öznesi olmak zorundayız.
- Yazar Hakkında: Nuri Gür

- Ayrıntılar
- Kategori: Yardım
Toplumların varlıklarını sürdürebilmeleri için sahip oldukları en önemli yapı taşı, birliktir. Bu birlik; yalnızca bir arada yaşamanın sağladığı fiziki bir yakınlık değil, ortak değerler etrafında toplanabilme yetisidir. Bir toplumu toplum yapan, aynı düşünceyi paylaşmasalar bile, bireylerin birbirlerine ve ait oldukları topluma karşı taşıdıkları sorumluluk duygusudur. Ancak bu duygunun zayıfladığı, güvenin ve karşılıklı saygının yok olmaya yüz tuttuğu an, toplumun temelleri sarsılmaya başlar. Tıpkı bir dinamitin, binanın altına yerleştirilmesi gibi. Patlama gecikse bile, infilak kaçınılmazdır.
İslâmî değerler, toplumsal yapının manevi harcıdır. Bu değerler, bir toplumu bir arada tutan, ona kimlik kazandıran, sosyal ve ahlaki düzeni sağlayan unsurlar arasında yer alır. Ne var ki, bu değerler üzerinden toplumda kaos yaratmaya çalışanlar da her zaman olacaktır. Bugün karşımıza çıkan en büyük tehlike, İslâmî değerlerin yalnızca bireyler arasındaki ilişkileri düzenleyen bir sistem olmaktan çıkarılıp, toplumu bölme aracı olarak kullanılmaya çalışılmasıdır. Bu tür girişimler, toplumun birliğini dinamitleyen unsurların başında gelir. İslâm’ın barış, kardeşlik ve adalet mesajları açıkken, bu mesajların tersine çevrilmesi, kaos yaratmak isteyenlerin en sık başvurduğu yöntemdir.

- Ayrıntılar
- Kategori: Yardım
İnsanlık tarihi boyunca ticaret yolları, sarraf çarşıları ve borsa salonları hep bir şeyin peşinde koştu: Kazanç. Ancak artık altın pazarları, döviz büroları ya da büyük finans kuleleri bu kazancın tek sahnesi değil. Yeni dünya, sanal sermayenin gölgesinde büyüyen dijital bir tiyatroya dönüştü. Burada rol alanlar arasında ise yatırımcılar, mühendisler, kod yazarları olduğu kadar sahte kimlikler, kopyalanmış yüzler ve yapay zeka tarafından yaratılmış hayaletler de var.
Geleneksel dolandırıcılıklar, zamanın ruhuna ayak uydurarak evrim geçirdi ve internetin sınırsız dünyasında bambaşka bir kimlik kazandı. Artık sokaklarda, kahvehanelerde, kapı kapı dolaşıp insanları kandıran düzenbazların yerine, gelişmiş algoritmalar, sahte yatırım uygulamaları ve psikolojik manipülasyon teknikleri var. Türkiye de bu büyük fırtınanın ortasında, küresel siber dolandırıcılığın pençesine düşen ülkelerden biri haline geldi.
Devamını oku: Dijital Kasaplar ve Geleceğin Hayaletleri
- Yazar Hakkında: Nuri Gür